3 Kasım 2015 Salı


saklanmayacak bir gecenin
silinmeyen hatırası.
naiflikle inat arasındaki denge nasıl bunca mükemmel kurulabilir ki.

-belki herkes herkesin arkasından bakmıştır da kimse kimsenin bakışına denk gelmemiştir ya da herkes bakmayı dilemiş kimse cesaret edememiştir ya da öyle bir bozgun çökmüştür ki bakış, akışın dışında kalmıştır 
ya da 
ya da ya 
da ya 
da yan 
ma-

ya da sen sensindir ve ben de ben. ve söylediğimiz ya da yaptığımız ya da yap/a/madığımız hiçbir şey seni senlikten, beni benlikten, ortak bir benin benliğinden vazgeçirmeyendir. varoluşumuzun her bir gününde olması gereken oldu ve olmaya da devam edecek.

düşler, düşlerin gördüğü işi yapmaya devam edecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder